BOLD – Tecrit, işkence, kötü muamele ve hak gasplarıyla gündemden düşmeyen cezaevleri, ülkenin en sorunlu alanlarından biri oldu.
Cezaevlerinde özellikle siyasi mahkûmları hedef alan ihlallere son olarak, haklarındaki cezaların infazını tamamlamış hükümlülerin tahliyelerinin önüne geçen, kamuoyunda bilinen adıyla “infaz yakmalar” eklendi.
Birgün’ün haberine göre, pandemi koşullarında dahi binlerce adli mahkûm salıverilirken, siyasi mahkûmların bir kısmı, cezalarını tamamlayıp koşullu salıverme şartları oluşmasına karşın serbest bırakılmayarak, özgürlükleri gasp edildi.
AKP VE MHP’NİN ÇIKARDIĞI YÖNETMELİK GEREKÇE GÖSTERİLİYOR
31 Mart 2020’de Resmi Gazete’de yayımlanarak, yürürlüğe giren “Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yönetmelik” mahkumlara dönük yeni bir hak ihlali olarak görülüyor. AKP ve MHP tarafından Meclis’e getirilip, her iki partili vekillerin oylarıyla kabul edilen yönetmelikle infazını tamamlamış hükümlülerin “iyi halli olup, olmadıklarını” değerlendirmek üzere cezaevlerinde İdare ve Gözlem Kurulu (İGK) oluşturuldu. Bu kurullar ise 1 Ocak 2021’den itibaren koşullu salıverme şartları oluşmuş hükümlüleri “iyi halli” olup olmadıkları hususunda değerlendirmeye tabi tutmaya başladı. Kendilerini doğrudan mahkeme yerine koyan bu kurullar, aldıkları kararlarda bir çok mahkumun tahliyesini engelledi.
CEZALANDIRMA YÖNTEMİNE DÖNÜŞTÜ
İHD Diyarbakır Şubesi Hapishane Komisyonu üyesi avukat Yusuf Erdoğan, “İdari gözlem ve değerlendirme kurullarının somut bir dayanak belirtmeden kimi zaman kendisini mahkeme yerine koyarak, kimi zamansa bir cezalandırma yöntemi olarak mahpusların infazlarını uzattığı, derneğimize yapılan başvurular ile hapishanelerde mahpuslarla görüşmeler sonucu tespit edilmiştir. İdari gözlem kurulları ‘iyi hal’ değerlendirmesi yaparken, soyut ve genel geçer ifadeler kullanarak, mahpusların ‘umut hakkını’ ihlal etmektedir” dedi.
SON 2 YILDA İNFAZ YAKMA ARTTI
İHD İstanbul Şube Başkanı avukat Gülseren Yoleri ise hapishanelerdeki hak ihlallerinin artarak devam ettiğini belirterek, “Hazırladığımız periyodik raporlar bu ihlalleri açıklıkla gözler önüne seriyor ve mahpuslar üzerindeki ciddi sonuçlarını ortaya koyuyor. Bu ihlaller arasında son 2 yıldır; infaz yakma, şartlı tahliye hakkının engellenmesi, denetimli serbestlik hakkından yararlandırılmama başlıkları daha da görünür oldu.” dedi.
CEZAEVİNDE ŞÜPHELİ ÖLÜM
Urfa’nın Eyyübiye ilçesinde bulunan E Tipi Kapalı Cezaevi’nde Mehmet Yılmaz (25) isimli adli tutuklu, şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdi. MA’nın haberine göre, Yılmaz’ın banyoda yalnızken intihar ettiği iddia edildi.
İHD RAPORLARINA YANSIYAN İNFAZ YAKMA ÖRNEKLERİ
•Demokratik Bölgeler Partisi eski Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel’in kardeşi Erdal Tuncel’e verilen 13 yıl 6 ay hapis cezası bitmesine rağmen infazı “arkadaşlarından kopmadığı” gerekçesiyle yakılarak, tahliyesi engellendi.
•Bayburt M Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan 12 kadın siyasi tutsağın infazı yakıldı.
•Bayburt M Tipi Kapalı Cezaevi’nden 25 Ekim 2021’de cezasını bitirerek tahliye edilen yazar Leyla Saraç, tahliyesinden 8 ay sonra 14 Haziran’da “9 hücre cezası” olduğu gerekçesiyle tutuklandı. 5 yıl 8 ay cezaevinde kalan Leyla, 1 yıl 7 ay daha cezaevinde kalacak.
•Bayburt M Tipi Kapalı Cezaevi’nden 22 Ocak 2022 tarihinde tahliye edilen Gamze Demirbaş, 21 Haziran’da “infazının yandığı” gerekçesiyle tutuklandı. Demirbaş, infazının yakılmasıyla 1 yıl 10 ay daha cezaevinde kalacak.
•Bayburt M Tipi Kapalı Cezaevi’nden 11 Temmuz 2020 tarihinde cezasını bitirerek tahliye edilen Berivan Gürhan, “infazının yakıldığı” gerekçesiyle tutuklanarak Konya E Tipi Kapalı Cezaevi’ne gönderildi. Gürhan, 1 yıl 5 ay daha cezaevinde tutulacak.
•Silivri 3 Nolu Cezaevi’nde kalan bir mahkûm, tellerle örülü kafes gibi bir odaya bırakıldıklarını, bu uygulamaları kabul etmeyip itiraz ettikleri takdirde “senin infazını yakarım” tehdidiyle karşılaştıklarını aktardı.
•Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde kalan bir mahkûmun annesi, oğlunun infazının yakıldığını söyledi.
•Düzce T Tipi Cezaevi’nde kalan bir mahkûm da halay çektiği ve türkü söylediği için infazının yakıldığını aktardı.