Suriyeli istihbaraçı Anwar R., ülkesinde 27 kişiyi öldürmek ve binlerce kişiye işkence yapmak suçlamasıyla yargılandığı Almanya’da insanlığa karşı suç işlemekten dolayı müebbet hapis cezası aldı. Karar, Türkiye’de 15 Temmuz sonrası işkencelere karışan kişiler için emsal teşkil edebilir.
BOLD ANALİZ – Almanya’da, Koblenz Eyalet Yüksek Mahkemesi’nde görülen davada, eski Suriyeli istihbaratçı Anwar R., 27 ayrı cinayetten ve insanlığa karşı suç işlemekten suçlu bulundu, müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Şam’da o dönem albay rütbesine sahip olan 58 yaşındaki sanığın yönetimi altındaki cezaevinde Nisan 2011 ile Eylül 2012 dönemleri arasında en az 4 bin kişinin şiddet gördüğü ve işkenceye maruz kaldığı ifade ediliyor.
Esad yönetiminin işlediği suçlarla ilgili davalar Avrupa’da özellikle Almanya’da daha sık görülmeye başlandı. Fransa’da benzeri davalar var.
Ülkelerin ‘egemenlik ilkesi gereği’ başka bir ülkede suçla ilgili yargılama yetkisi bulunmuyor. Suriye’de işlenen bir suçla ilgili de Almanya ve Fransa normal şartlar altında yargılama yapılamıyor. Bu suçlarla ilgili de sadece Suriye’de yargılama yapılabilir. Ancak son yıllarda Avrupa’da bu tür davalar arttı.
EVRENSEL YARGI YETKİSİ NEDİR?
Almanya’da, 2002 yılında, savaş suçları ve soykırım gibi uluslararası suçların soruşturulması ve kovuşturulmasını kapsayan ‘evrensel yargı yetkisi’ ilkesi kabul edildi.
Bu adımla Almanya, yargılama yetkisini, “uluslararası toplumu bir bütün olarak etkileyen en önemli suçları” da kapsayacak şekilde genişletmiş oldu. Bu nedenle bu suçların failleri, suçun işlendiği yer, sanığın uyruğundan bağımsız olarak, Alman mahkemelerinde yargılanarak cezalandırılabiliyor.
Almanya’da evrensel yargı yetkisini kullanan hakimler, 2015 yılında, Ruandalı Hutu lideri Ignace Murvanashkaya ve yardımcısını yargılamış, insanlığa karşı suç işlediklerine hükmetmişti. Karar itiraz eden Murvanashkaya, yeniden yargılanmayı beklerken, 2018 yılında hayatını kaybetmişti.
Suriye’deki savaş suçları ve insanlığa karşı suçların Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde yargılanması için yapılan girişimler, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin daimi üyeleri Rusya ve Çin’in uyguladıkları veto nedeniyle sonuç vermemişti.
Almanya’da, Suriye hükumeti yetkililerine karşı yürütülen ‘savaş suçu davalarının’ ilki 2020 yılı nisan ayında başlamıştı. Suriyeli yetkililere karşı farklı eyaletlerdeki yüksek mahkemelerde de bazı davalar sürüyor. Fransa’da da benzer yargılamalar yapılıyor.
Almanya’da Koblenz Yüksek Mahkemesi, 44 yaşındaki Eyad El Garib isimli eski istihbarat görevlisini, 2011 yılı eylül ve ekim aylarında Şam yakınlarındaki gösteride en az 30 kişinin tutuklanması ve daha sonra bu kişilerin istihbarat servisinin gizli gözaltı merkezine transferinde sorumluluğu olduğu gerekçesiyle 2021 yılı Şubat ayında mahkum etmişti.
Bu karar, dünyada ilk defa Suriye rejiminin işlediği suçlardan dolayı bir yetkilinin yurt dışında mahkum olması olarak kayıtlara geçmişti.
TÜRKİYE’DEKİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ
Türkiye’de özellikle 15 Temmuz sonrası yaşanan işkence ve insanlığa karşı suçları da evrensel yargı yetkisi ilkesi çerçevesinde Almanya’da yargı önüne çıkarılabilir.
Bu konuda Alman mahkemelerine bazı başvurular yapıldı ve Alman Federal Başsavcılığı’na geçtiğimiz yıllarda Türkiye’deki işkencelere karışan 248 kişilik bir liste sunuldu.
Türkiye’deki insan hakları ihlallerini kayıtlara geçiren insan hakları grupları işkence dosyaları hakkında Türkiye’de takipsizlik kararı verilmesinin ya da iç hukuk yollarının tüketilmemiş olmasının da önemli olmadığını belirtiyorlar. İç hukuk yolunun tüketilmesini şart koşmayan uluslararası yargı mekanizmaları bulunduğunu belirten ‘Human Rights Defenders’ (İnsan Hakları Savunucuları), bu konuda mağdurlara destek de oluyor.
Birleşmiş Milletler ve evrensel yargı ilkesini kabul eden ülkeler bu konuda doğru adres olarak gösteriliyor. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ise iç hukuk yollarının tüketilmiş olması konusunda katı bir tutum sergiliyor.
Avrupa Konseyi bünyesindefaaliyet gösteren İşkenceyi Önleme Komitesi de iç hukukun katı şekilde tamamlanması şartı aramıyor.
21 aydır tutuklu Yusuf Bekmezci’ye Aziz Nesin hikayesini yaşattılar: 60 sayfalık yakarış