15 Temmuz’dan sonra önce işini, ardından da pankreas kanseri nedeniyle eşini kaybeden 2 çocuk babası KHK’lı polis Ali Örer, yaşadıklarını hak edecek bir şey yapmadığını söylüyor.
BOLD – KHK mağduru polis Alil Örer, 15 Temmuz sonrası işinden atıldı. Daha askerdeyken fişlendiğini belirten Örer, terörist yaftasının kendisine çok ağır geldiğini belirtti ve “Uğraşmayın, benden terörist çıkaramazsınız” dedi. Mahkemesi dahi olmayan Ali Örer görevine iade edilmeyi ve iade-i itibar görmeyi bekliyor.
Ocak 2017’de çıkarılan 679 nolu KHK ile ihraç olduktan sonra memleketi Muğla’nın Bodrum ilçesine yerleşen ve burada çalışan Ali Örer KHK TV’ye konuştu. Konuşmasına “Ben Yörükoğlu yörüğüm” diyerek başlayan Örer, önce işini daha sonra da çok sevdiği ve ‘beyaz gülüm’ diye sevdiği eşini kaybetti. İki çocuğuna hem annelik hem de babalık yapan Ali Örer “Eşimi çok seviyordum. Bu kadar çok sevmemem gerekiyormuş. Allah beni onunla imtihan etti. Benden aldı. Annem babam ve çocuklarımdan başka kimsem yok artık yanımda” dedi.
“BU KADAR KÖTÜ OLACAĞINI TAHMİN ETMEMİŞTİM”
Eşine olan sevgisini zaman zaman gözleri yaşlı bir şekilde anlatan ihraç polis “Eşimin adını andığımda hep ağlayasım geliyor. Ben bu kadar kötü olacağımı tahmin etmemiştim. Demek ki çok sevmişim. Çok sevmemek gerekiyormuş. Allah’ı sevmek gerekiyormuş. Seven sevdiğiyle imtihan oluyor” İfadelerini kullandı.
Ali Örer “Ben ne yapayım benim yerimde olsanız siz ne yaparsınız” sözleriyle yaşadığı dramı anlattı. İhraç olması sonrası birçok arkadaşının kendisinden uzaklaştığını, yaşadığı köyde kendisine terörist gözüyle bakıldığını aktaran Örer “Bize iftira atanlar, insanların duygularıyla oynayanlar, bilip bilmeden bizim hakkımızda konuşanlar. Benim ne çektiğimi, ne yaşadığımı biliyor musun? Sizlere hakkımı helal etmiyorum.” diye konuştu.
“DOKTOR, PARANIZ OLDUĞU KADAR TEDAVİYE GELİN, DEDİ”
Eşinin 4. evre kanser olmasıyla ikinci bir şok yaşayan Ali Örer eşinin hastalık sürecini şöyle anlattı: “Karın ağrısı şikâyetleriyle başladı. Önce doktorlar teşhis koyamadılar. Ardından araştırma hastanesine gittiğimizde kanser olduğunu öğrendik. Adeta ikinci kez yıkıldım. Eşime doktor süre verdi. Hastalıkla mücadele ettik. Doktor bir gün, paranız yettiği kadar gelirsiniz tedaviye, dedi. İki yıl boyunca her gün öldük. Bu mücadele hem beni hem de eşimi çok yordu. Bu süreçte anne babam ve birbirimizden başka kimsemiz yoktu.”
Eşinin ölümüyle kendini adeta yapayalnız hissettiğini hala yokluğuna alışamadığını belirten Örer çocuklarına hem annelik hem de babalık yaptığını kaydetti. 2 çocuğunda psikolojik destek aldığını aktaran Örer “Bizleri terörist yaptılar. Müslümandan terörist olmaz teröristten de, Müslüman olmaz” dedi. Mahkeme süreci yaşamadığını belirten Örer, er ya da geç göreve iade olacağını çocuklarına eşiyle birlikte hayal ettiklerini gelecek sunmak için var gücüyle çalışacağını sözlerine ekledi.